İngilizceyi kolay, akıcı ve temelden öğrenmek
hepimizin başlıca problemi oldu yıllardır ve hep bir yerlerde yolumuzu tıkadı.
Uzun seneler hep zorunlu bir derste müfredata bağlı
olarak öğrenmeye çalıştık..
Oysa ki bir yaşam biçimi, zaman geçtikçe belki de bir
üste taşıyan en önemli faktör ve farklardan biri...
Peki ne yapmak lazım?
Önce çok sevmek... sevmek için de eğlenceye dönüştürmek ve eğlenerek öğrenmek.
En iyilerde sorguladık, araştırdık;
Ne yapıyor, nasıl yapıyorlar? Sadece
bir doğaçlama olarak çıkmadı elbette, gittik yerinde öğrenip araştırdık,
İspanya, Almanya, Polonya, Portekiz …hatta dünyanın en iyi eğitim modeli
Finlandiya; eve ödev yok, baskı yok ,kelime ezberleme ,uzun paragraflar, soru
çözmek ya da dilbilgisi kurallarında tıkanıp kalmak !
İlköğretim öğrencilerinin sadece oyun
oynadıklarını gördük hatta bazen karların üstünde..! Fark etmeden öğreniyorlardı..
Bizim de amacımız oyun çağındaki
çocuklarımıza oyunlar oynatarak hedefimizdeki kazanımları çocuklara aktarmak,
sıkmadan, usandırmadan, gereksiz kurallara
boğmadan.
Kaz Dağlarının bol oksijeninde, doğal
ortamda keyifle bahçede oynayacağız,
eğlenerek öğreneceğiz.
Çünkü mesleğimizde 20 yıl çalıştıktan
sonra çocukların ne istediğini çok iyi biliyoruz;hep hareket
etmek ve hep oyun oynamak.
#küçükkuyu
#küçükkuyu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder